SARI GÜL BEGONYA

uzun zaman göcebe hayatı yaşadım. yerleşik hayata gectikten sonra hevesim olan çiçeklere daldım bu çiçeğimde yol kenarında çiçekçiden aldım. gül begonya  imiş ismi. rengine bayıldım. çiçeklere bakmayı onların büyümesini görmek beni çok ama çok mutlu ediyor.

bugünlük bu çiçeğimi tanıştırdım sırada başka çiçeklerimde var .

 BYE

UZUN ELBİSE

BEN BU ELBİSELERDEN  DİKMEK İSTİYORUM

HAYIRLI CUMALAR

Evs İbnu Evs radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cum'a, en hayırlı günlerinizden biridir. Hz. Adem aleyhisselam(ın toprağı) o gün yaratıldı, o gün kabzedildi. (Kıyamette Sûr'a) o gün üflenecek, sayha da o günde olacak. Öyleyse o gün bana salâvatı çok okuyun. Zira salâvatlarınız bana arzedilir!"
Orada bulunanlar:
"Salavatlarımız size nasıl arzedilir? Siz çürümüş olacaksınız!" dediler. Aleyhissalatu vesselam:
"Allah Teala Hazretleri, Arz'a peygamberlerin cesetlerini yemeyi haram kıldı! buyurdular."

 İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cum'a gecesi veya cum'a günü vefat eden hiçbir müslüman yoktur ki, Allah onu kabir fitnesinden korumamış olsun."

Hz. Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm cum'a gününden bahis açıp dedi ki:
"Onda bir saat vardır; müslüman bir kul namaz kılar olduğu halde, o saate erse, Allah'tan her ne istemişse onu Allah kendisine mutlaka verir." Bunu söylerken (Resulullah) eliyle o vaktin azlığını işaretliyordu."

- Ebu Bürde, babası Ebu Musa el-Eş'ari radıyallahu anh'tan naklediyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'ın: "Cum'adaki icabet saati imamın minbere oturduğu anla, namazdan çıkması anına kadar geçen vakittir" dediğini işittim."

Hz. Enes radıyallahu anh demiştir ki: "Cuma günü, (duaların kabul edileceği) ümit edilen saati, ikindi namazından sonra güneşin ufuktan kaybolması anına kadar arayın."

yaşasınnnnnn açıköğretim 3. sınıf bitti

       çok yoğun bi yıl gecti benim için bu yıl . büyük konuşmuştum  KPSS den sonra  bir daha kitap yüzüünü açmam dedim. ama olmadı. yakın arkadaşlarımın gazına gelip okumaya karar vermiştir.. her sınav döneminde  çok pişman oluyordum  ama neyse  bitti ve yakın arkadaşım evciwomen de bitirdi. çocuklar gibi şeniz. karne hediyesini hakettik. . görüşmek üzere bye

3 GÜNLÜK EVCİL HAYVANIMIZ ŞEKERPARE

okuldan gelen kızımın elinde eski bir su şişesi ve içinde bir kaç yaprak vardı.  eve çok heyecanlı bir girişi vardı . bu ne kızım falan derken anne o benim uğurböceğim, artık bizime birlikte evde yaşayacak.ne diyeceğini bilmeyen ben 3 saniyede ne söyelrsem ne olur (hayır o hayvan bu evden gidecek katı anne, tamam yavrum iyi yapmışsın bizim evde de tek uğur böceği eksikti.....)  anne düşüncesi ile İYİ kalsın ama o şişenin kapağını aç bence ölür yoksa dedim.
ANNEEE diye kötü kötü baktı ZATEN açtım.8 yaşındaki bir çocuğun özgüveni ile düşünün artık. Neyse sevgili uğurböceğimizin adını koyduk. ŞEKERPARE . resmi tatil olmasa idi nüfüsa alcaktık ama olmadı işte. ona yeni bir yer hazırladık kavanozun içinde . içine yemek attık. birazda doğal yaşam alanı olsun diye yaprak tabi.
ama bende korku var ya hayvan ölürse günahına gireceğiz diye.  internetten bakmış bizim şekerparenin 7 noktası varmış ve çok nadir bulunan uğur böceği türü imiş. bu haberide okuyunca dahada bağlandı bizim kız. pazar oldu artık. dedimki annecim bu hayvanı özgülüğüne kavuştuırurmanın vakti geldi artık. ağlamaklı gözlerle ama  o benim meşhur şekerparem....biraz ikna edici sözler ile onun özgürlüğünü alan sensin veren de sen olmak istemez misin .  EVET  dedi mantıklı geldi. evin balkonundan uçurduk. biraz yalpaladı ama 40 yıllık dostunu uğurlayan arkadaş gibi idi  biraz ağlamaklı biraz arakasından baktı....

bizim zamanımızda uğur böceği bulduğumuz zaman çok mutlu olurduk ve onu elimiz alır.

 UÇ UÇ UĞUR BÖCEĞİ ANNEN SANA TERLİK PABUÇ ALACAK derdik.

YA SİZ?

GEC BULUP ERKEN KAYBETTİM: DİKİŞ MAKİNAM

yaklaşık 1 yıl önce idi. şu andaki çalışma yerime yeni gelmiştim ve evciwomen ile tanıştım. konular konuyu açarken  bu kadın boyama diyor, dikiş diyor, kutu kaplama diyor...daha çok diyor .....

sonra aman ben yapamam dediğim ama hep içimde  merak olan dikiş ile tanıştırdı beni. kendi çapımda söyle böyle naciyenin desteği, kayınvalidemin dikiş makinası ile dikiş yapmaya başladım. 

eee  evde düzen olması gerekir düşüncesi ile   bim   de ucuz ama etraf tarafından   ( hoş bir dikiş makinası )yorumları ile aldım. hatta naciye ile aldık. biraz diktim ve sorun çıkarttı. ve ben dün gidip istemeye istemeye geri verdim.

daha 1 ay bile olmamıştı. üzülmedim desem yalan olur. dikiş makinası alacağım tabi ama evdeki hesap çarsıya uymadı durumları var bu ara ÇEKİRDEK AİLE İŞLETMEMİZDE

neyse artık yapacağım bi şeyler.

bu arada dikip paylaşamadığım bir bluzum .kumaşını çok hoşuma giderek almıştım.

bebe  yaka yapacaktım ama olmadı şekildeki gibi değiştirdim.umarım beğenirsiniz

mutlu kalın BYE

ben geldim.......

uzun  uzun hayli uzun zaman oldu blogumu ihmal edeli. gerek fotolarımı atma aparatımın olmayışı, gerek sınavlar, gerekse  kurumdaki internetimizin akasklığı  nedeniyle uğramadım,  yazamadım, bakamadım, gezinemedim. ama özledim. hep paylaşacağım seyler birikti ama. artık avaş yavaş palaşırım. bekle beni boyalar ,dikişler, hobiler...
hepinize saygı ve selamlar

ARTIK BURALARDAYIM..

kış  geçişi derken, yok biraz izin alayım derken ,  biraz açık öğretim derken ne zamandır uğrayamıyordum mekanımıza.
kış bitti, izin  bitti, sınavda bitti artık bloglara akma vakti geldi. 
bu zamn içinde neler mi oldu.
oğlumla vakit geçirdik.
gecen hafta çekirdek aile olarak arsamıza tohumlar attık. bakalım ne olacak.çıkacakmı yoksa toprak olarak kalacakmı.

tavşan ne yer anne....

tavşan ne yer anne diye başladı mavim. kendi sorup kendi cavaplıyordu. tavşan ne yer... tavşan havuç yer.
inek  ne yer anne..... inek ot yer.  diye kreştekilerden bahsediyordu.   sonra ne oldu bilmem  kreşe gitmek istemiyorum dedi. üzüldüm çok seviyordu oysa kreşi. seninle oynamak istiyorum dedi .....bu nedenle önümüzdeki 4 gün evdeyim biraz buralarda değilim. oğlumla vakit geçireceğim. görüşmek üzere

KIZLAR KLUBÜ

kızım okuldan geldi. heyecanlı heyecanlı idi. elinde dört tane kağıt ve sımsıkı tutuyordu.anne anne dedi. üzerini değişitr kızım - elini yıka kızım- şunu yap kızım - emir kipleri yoğun kelimeler  uçuşuyor havada.
 anne dedi kağıtlarıma bak . neoldu kzım derken.
kağıtları okudum ad. soyad+ snıfı+numarası+yeteneği+yönetmen (kendisi) +kişi imzası+yönetmen imzası olan bir kağıt. anne ben klup kurdum ve üyelerim de bunlar, üyeleri 4 tane . çok mutlu idi ama (   sanki blogu var 100 de üyesi var :)   )
aslında çok hoşuma gitti. kendine ait topluuğun yöneticisi olmaya karar vermişti. topluluğun sayısı çok  olsun veya olmasın
yaşlanıyorsun dedim kendi kendime kızın büyüyor ...

üzgünüm anne anneanne olamayacsın

normalde çocuklara  büyüyünce ne olacaksın deyince normal cevap olarak. doktor, polis, falan der. oğluma aynı soruyu sorduk gecenlerde  ben büyüyünce baba olacağım dedi. am şey önce bir iş sahibi olman gerekiyor falan dedik. tabi anlayacağı dille. cevap arkadan geldi. önce baba olcam sonra araba sürcem.aman dedim bende sen baba olursan bende babaanne olurum oh  ne güzel torun severim dedim.
konuşmaların hepsine şahit olan kızım üzgün bir sesle  anne üzgünüm ama hiç bi zamam annneanne olamayacaksın dedi. şaşkın ifademle neden ama deidğimide
cevap gec kalmadı tabi
çünkü ben hiçbizaman evlenmeyeceğim.

merhaba

yeni bir pazartesiden merhaba uzun zamandır yazamıyordum arkadaşlar. bi şeylerde paylaşamıyordum. gecenhafta  internetlerimizde problem vardı . bundan dolayı pek bi şey paylaşamadım. ama bu fotoyu paylaşmak istedim çok hoş bir resim .

yeni blog tanıtımı

yazı dizisi okumak isteuenler kendini burada bulabilir. onun için buraya tık tık

BAHAR...

BAHARI SEVİYORUM .BOŞ TOPRAK BULAN HERHANGİ BİR TOHUM GÜNEŞ OLSUN VEYA OLMASIN ÇİÇEK AÇSIN VEYA AÇMASIN MUHAKKAK O YEŞİLLİKLERİNİ GÖKYÜZÜNE ULAŞTIRMAK İÇİN ÖMRÜ YETTİĞİNCE UĞRAŞIYOR.
BUDA BANA HEP HAYATA TUTUNMAK İSTEYEN KİŞİLERİ ANIMSATIYOR. ONCA KAR FIRTINAYA , YAĞIŞA RAĞMEN  YİNE DE O YEŞİLLİĞİNİ BİR ŞEKİLDE ÇIKARMAYA ÇALIŞAN  BİR KUL.
HER TARAF YEŞİLİN DAHA GÜZELİ, KIRMIZININ DAHA KIRMIZISI, PARKLARDA Kİ ÇİÇEKLER YAĞAN YAĞMURLA DAHA CANLI...
YENİ DÜŞÜNCELER ORTAYA ÇIKIYOR BAHAR  AYINDA, HAYATA YENİDEN ŞEKİL VERMEK İSTİYOR İNSAN KIŞIN REHAVETİNİ ORTADAN KALDIRMAK İÇİN ELİNDEN NE GELİYOR İSE YAPMAK İSİTYOR.

bir bluz daha...

çok seviyorum bu şekilde bluzları tam yazlık.

etek üzeri çok hoş oluyor.

birazda kavradım bu işi

eksikliklerim var hala

ama olsun.

renk renk dikmeyi düşünüyorum. zamanım olursa.aynı yöntem kes o anki zevkine göre ayrlamanı yap.

bluz diktim

                               baya oldu bunu dikeli ama bir türlü paylaşmak nasip olmamıştı.

önceki tuniğim gibi dikip. altını,  kol uçlarına ve yakasına kendime göre model verdim.

sonuç ortada.Dikiş dikmenin en güzel yanı dar geldi biraz büyüğü varmı diye birilerine sormuyosun.

kes ,  dik  kendine göre ayarla

oh be dünya varmış

TIK TIK ÇILAR BURAYA

O BİR ANNEDEN ÇEKİLİŞ VAR

 KATILIM İÇİN  TIK TIK 
KOLYE BENİM HOŞUMA GİTTİ .

ÇOCUKÇA DİLLER

bir anne çocuğunun her şeyde en iyisi olmasını ister. ta  ki çocuk  kendini ifade etmeye tam anlamıyla kendisinin  isteyip istemediği alatmaya başlayıncaya kadar.

 dürüst olsun, çalışkan olsun, cesur olsun, parası olsun zengin olsun, arabası , yatı katı, herşeyi olsun, olsunda olsun

ve de güzel türkçe konuşsun, 

çocuklarımın akıcı ve güzel türkçe konuşması tabiki beni de mutlu eder her anne gibi.

ama hepimizde onların yanlış söylemeleri tam anlamıyla dillerini döndürememeleri hoşumuzada gider.

işte bazı kelimeleri ben düzeltmek istemiyorum bir süre,  nasıl olsa  doğrusunu öğrenecek diye o anların tadını çıkarıyorum ya SİZ.

çocuklarımdan seçmeler sunayım:

teşekkür = tekeşür

yaptım=vaptım

tamam=tanam

abla=avda

yapabilirmiyim=yapabimiyim

babaanne=banne

otobüs=obotüs

EKLEMEK İSTEYENLER YORUM KISMINA ALAYIM,PAYLAŞALIM

BİR ANNE DAĞINIK SACLI OLAN KIZI VARSA BAŞKA NE İSTER

son kış günlerinin böyle sıcak sıcak örgüleri

benim kzımın bandanası.

75 ilmek başlanıp 20 sıra falan örülüyor.

üzerinede hareket katsın diye yapılanlar. beyaz çiçek kayınvalidemin ceyizlikten kalan bir motifin iç kısmı. kahverengi dalları yapraklerı kendime göre bi şeyler yapmaya çalıştım. kızımın kulakları üşümesin.saçları toplu kalsın.

BİR ANNE

 DAĞINIK SACLI OLAN KIZI VARSA

 BAŞKA NE İSTER

DAVUL FIRININDA POHAÇA

DAVUL FIRINI

Davula benzediği için galiba bu isim verilmiş ona . bizim ege bölgesinde her genç kızın çeyizine bu fırınlardan alınırdı. zaten tek marka vardır. ayakkabcılıar arasında tek bir kişi yapar.

benim dönemimde(10 yıl önce falan)  yada bizim kesimde.

 atmayı düşündüm. başkalarına vermeyi düşündüm.

ama büyük olunca yaralarınıda gözden geçirmekte lazımdı.yada diğer fırıınım bozulursa iyi olurdu.

Bu hafta sonu tamda öyle oldu. fırınımın kapağı bozulmuştu.

sütçüden aldığım süt bana çok fazla gelince  dur bundan pohaca yapayım dedim. tarif aramak istemedim. daha önceki yaptıklarım ve tecrübelerime dayanarak bir kiloya yakın süt. 2 çorba kaşığı toz maya. birz tuz biraz şeker.(1 tatlı kaşığı olabilir). margarinim yoktu. 2 çorba kaşığı kadar da tereyağı koydum.

Sonra daha önceden int. görmüş olduğum bir modeli uyguladım. önce yumurtanın beyazı. sonra bolca susam .fırına girmeden önce iki atalama çizgi.

VE SONUÇ

                                          şu aradaki küçücük büçücükler de oğlumun yaptıkları.

BİR HADİS

laleler laleler

eşim gecen sene bim dem 6 tane lale almıştı. çok güzel olmuştu. bu sene çıkmaz bunlar dedik ama 3 tanesi geri dönüş yaptı bize .inşallah kırmızı olandır. büyümüş halinide gösteriririm.

ZAMANE ÇOCUKLARI

saat 17:20 civarı kızım okuldan geldi. kapıyı açtım.hoşgeldin kızım dedim  ama  bana yüzü bile dönük değildi. cantasını koyar koymaz  çok mutlu , heyecanlı bir şeklide anne ben arkadaşımla  istanbul'a gideceğim dedi. bu arada kızım ilkokul 2 'ye gidiyor.

  bende hazır cevap sanki yarın gidecek gibi izin vermiyorum dedim. hem neden gidecekmişsin istanbul'a . Winx Clubta Bloom diye karakter var onun konserine gideceğim dedi.

Aman kızım o sadece çizgi film, konseri olmaz onun zaten insan değil. Cevap fazla gec kalmadı tabi dil pabuç gibi ya bizimkinin. Anne zaten o karakter ve karakterin konseri var. ben gideceğim istanbula bana ne diyor hala.

 sen şurdan çarşıya git bende istabula gitmene izin veririm. kızım  AAA  çok basit dolmuşa atlarım beni çarşıya götür derim giderim .. ( o ne özgüven o )

ertesi gün kapıyı açtım kızımın yüzünden düşen bin parca bir önce ki günün aksine çok duragan bir şekilde arkadaşımın anneside izin vermemiş anne  yani gidemeceğim.

yani arkadaşının annesi izin verseydi gidecekti bizimkiler.

kızım büyüyormu ne..

tarlaya (saksıya) ektim soğan

oturduğum yere yakın pazar var . baharında gelmesi  ile insanın boş bulduğu toğrağa bişeyler atası geliyor. hayatımın bana vermiş olduğu gerek zorluklar, gerekse yaşama biçimi nedeniyle bu tür olaylara giremiyordum. gecen seneden beri hayatım allaha binlerce şükür düzene girdi. bende yapamadıklarımı , saklı kalanlarımı  fırsat buldukça yapmaya calışıyorum.
     gecen hafta pazarda acele acele  dolaşırken soğan tohumu buldum. 1 kilo alsam çok. pazarcı kadının önünde durdum biraz baktım.şekerci önünde bekleyen cocuk misali. sonra utana sıkıla kadına bana cok az soğan tohumu lazım dedim.
kadın tamam gızım  yarım kilo vereyim dedi. o da cok fazla dedim
     250 gr nasıl olur diye sıkıla sıkıla sordum.olur gızım olur dedi. 250 gr çektiğinde onunda fazla olduğunu söyleyemedim.ama ben hala bakıyorum.SONRA BİR KURTARICI gibi başka bir teyze geldi onunda düşüncesi benim gibi demekki o da tezgahın basında durulması gerekenden fazla durdu..bende alacağım dedi al paylaşalım. ÇOK SEVİNDİM ama . 250 gr soğan tohumunu ikiye böldük. bölüm aşamasında satıcı kadın sabırla 140-180 gr arası çok güzel oynuyordu  eşit olsun diye . sonra ben ne yapıyorum diye gülümsedi gr gr   cekemem heralde alın siz paylaşın. tanımadığım kişi ile payştım ve soğanlarımı diktim. balkonumda  birazda büyüdü.

klasörüm

bugün size biriktirdiklerim, yapmak istediklerim, yapamayıp öyle aval aval bakmak için kaydettikleriminden birazını paylaşmak istiyor.

gezintilerden seçmeler

insan bu mutfaktan çıkmaz heralde

tam benim kızıma göre

 kapının rengi harika

çocukları olan bilir yumurta kapları

 bu da arkadaşım naciye için

 kızıma oğluma bu duvar kağıtlarında istiyorum

renk mükemmel

MASUM DURAN CANAVAR DİYELİM Mİ?

bütün çocuklar öyle değil mi.televizyon bakarken, uyurken ya da farklı bişeyi ilk defa gördüklerinde.

çok masum oluyorlar .ama o masumluktan nasıl cin fikirle çıkıyor o da çocuk olmalarının neticesi sanırım. neler yaparlar . yemeğin içine yoğurt koyma, su  içtiği bardağın içine yemeğini koyma çabası,

 yada bunun gibi muazzam şekilde  techizat hazırlamış,  makinanın başına geçilmiş. tabakları sayma cabası.

ne olursa olsun çocukluk güzel  

bazen kızıma kızıyorum.

bir şey söylediğimde onun ne yapacağını veya ne diyeceğini kestiriyorum . nasıl biliyorsun anne ne yapacağımı dediğinde çünkü çocukken bende aynısını yapardım. diyorum .

öyle değil mi? SİZCE

bir hadis

İman etmedikçe cennete giremezsiniz, birbirinizi sevmedikçe de (gerçek anlamda) iman etmiş olamazsınız. (SAV)

CEKETLER....

BU CİCİ ŞEYLERDE KAYINVALİDEMİN OĞLUM İÇİN ÖRDÜKLERİ. BU ARADA KAYINVALİDEM ÇOK HAMARAT VE BECERİKLİ.

BENDEN FAZLA ÖRDÜKLERİ VAR ACABA ONUN İÇİN BİR ETİKET Mİ YAPSAM

RADYASYON KAÇ BENDEN ARTIK KAKTÜSÜM VAR

kaktüs çiçeğini pek severim .bana hep anlamlı gelmiştir. dikenlerin içinden çiçek çıkması manalı......

o kadar kötülüğe ragmen bir sebeple gülmek gibi

NEYSE:::

gelelelim bu çiçeği nerden aldığıma. uzun süredir (5 gün)dür öğle araları dışarı çıkamıyorduk. çünkü kurumumuzun yeri artık merkezden 5 km uzaklıkta ve  en yakında KİPA var . öğle arası kaçamak yapıp gezdik.

ve bu çiçeğimizi bulduk .

adı SARI BÖCÜK ve artık bizimle birikte bizim ofiste yaşamaya karar verildi.

yanından çıkan küçük bir budak gibi bişey var (onun adı budaktır herhalde) o da büyürse arkadaşım evciwomen in olacak . nasıl büyütürüz bilmem bu arada bizim ofis hiç güneş almıyor.

bir hadis

Bir müslümanın diktiği ağaçtan veya ektiği ekinden insan, hayvan ve kuşların yedikleri şeyler, o müslüman için birer sadakadır.

TOPLARIM

evettttt....bir bana göre farklı bir çalışma ile karşı karşıyasınız.

daha önce

BURADA bahsetmiştim yapılışını ve sürecini .şimdi ise evimin mutlu olduğum yerlerinden biri olan mutfağımda. baktıkça hoşuma gidiyor. acaba bu çalışma ile daha nasıl farklı şeyler yapabilirim diye.

YAZ YAZ YAZ ÖZLEDİM

4-5 yıl önce idi ve annem ve babam  merkezde duruyorlardı. hacıya gidip geldikten sonra annem hızlı hayatına ara verip evde durmaya karar verdiler (pazarcılık yapıyorlardı).ama annem evde durmaktan kilosuna kilo kattı ve baya büyüdü. evde kalmaktan kadın stres olup nerdeyse depresyona girdi.

köye gitmeye karar verdiler. onların orda bizlerden arı kalmasına üzülüyoruz ama anem ve babam cok mutlu. inekleri (kocabaş-küccükbaş) koyunları (cıngıllı  vs.) tavukları

VE birdeoğlumun elinde gördükleriniz gibi yetiştirdikleri.

kokulu kokulu domtes. taze tzae biberler daha neler neler

CINGILLI VE ARKADAŞLARI

KIZIM VE YİĞENİM

gelmeyen misafirlerimin kaçırdıkları

hafta sonu misafilerim gelecekti.

ani bir gelişme oldu ve gelmediler. bende o ara bir tatlı yapayım diye düşünmüştüm.

3 farklı içerikten olşuyor.

1=1 bardak şeker+1,5 su bardağı un+3 yumurta+1 kbt tozu kek hamuru yapıp pişiriyoruz.

2=1 kilo süt , 1 bardak şeker, 1 bardak un , 1 yumurta hepsini karıştıra karıştıra  pişirip kekin üzerine döküyoruz

3= 6 çay bardağı su , 1 çaybardağı şeker, 4 yemek kaşığı nişasta 1 bardak portakal suyu pişirip en üste kata döküyoruz.

Üzerine istenilen meyvelerde süs yapılabilir

SONUÇ