27 Şubat 2013 Çarşamba

VE TAŞINDIK.....

BİR HAFTALIK SÜREN MÜCADELE SONUNDA YENİ YERİMİZE TAŞINDIK.
TÜM PERSONEL YOĞUN ÇABA GÖSTERDİK AMA. UZAKLIĞINA RAĞMEN DEYDİ.
YENİ YER TEMİZ, FERAH , GÜZEL.
BUNDAN SONRA YENİ AKVARYUM ODAMIZDAN YAZACAĞIM. AKVARYUM DİYORUM ÇÜNKÜ ODAN-MIZIN TEK BİR YERİ DUVAR DİĞERLERİ KORİDORLARA AÇILAN CAM. BİZDE BALIK..
GÖRÜŞMEK ÜZERE

25 Şubat 2013 Pazartesi

tabaklar

yeni üye olduğum bi blog ve ilk ilgimi çeken  tabak oldu. çok hoşuma gitti ya. çok tatlı ve farklı ve cici cici..

taşınıyoruzzzz

kamuda çalıştığımı daha önce söylemiştim galiba. evet işte binamız yenilendi ve biz taşınıyoruz.ben çok üzülüyorum evim işyerime önceden 5 dakika idi.şimdi yürüyerek en az 45 dk. var. bu rahatlığı 7 yıllık memuriyetim boyunca 3 aydır tadıyordum. az ama öz oldu. şimdi zor günler bizi bekliyor.şu anda hepimizde bir siyah poşet ve içine ne buldu isek katılıyoruz. fotograflarıda belki evci women paylaşır.

24 Şubat 2013 Pazar

KOLTUK KAPLAMA



SAKALLI İPİ İLK ALDIĞIMDA  ÇAMAŞIRLIĞA  KILIF ÖRECEKTİM BİRAZ ÖRDÜM YAN TUTTUM.YÖN TUTTUM.BAKTIM BAKTIM OLMADI . 5 LİRALIK BİR İPTİ. ÇAMAŞIRLIK YAPSAYDIM EN AZ 15 LİRALIK DAHA ALACAKTIM.O KADAR PARAYI VERİNCEYE KADAR DAHA GÜZEL Bİ ŞEY YAPARDIM ÇAMAŞIRLIK İÇİN.
EŞİM KIZIMA KİPADAN BİR ÇALIŞMA KOLTUĞU ALMIŞTI.SÜNGERİ İNCE İDİ.
EEE ANA YÜREĞİ HAVALAR SOĞUK SICAK OLMASINI VE BİRAZDA FARKLI OLMASINI İSTEDİM.
DİKDÖRTGEN  ÖRDÜM.KENARLARINA ZİNCİR GEÇTİM.EN SONUNDA  ZİNCİRLERİN ARAINDAN İP GEÇİRİP SIKIŞTIRDIM.
İŞTE SONUÇ
HANİ YORUM....

22 Şubat 2013 Cuma

tutkal+ip+top=süs

hani ilkokulda anketler yapılırdı. genelde de kızlar yapardı. değişik sorular hazırlanırdı.sevdiğiniz müzik.artisler. ailenizde en çok kimi seversiniz vs. vs.  birde sorularda ne yapmaktan hoşlanırsınız diye bir soru gelmişti ve ben hep aynı cevabı verirdim. Bİ ŞEYLERDEN BİŞEYLER YAPMAK
bu postumda onlardan biri. interneten baktığımda çok hoşuma gitmişti.
daha önceden de faturalık yapmıştım. şimdide mutfağıma bir süs yapmak istedim. aynı yöntemle.
Bİ ŞEYLERDEN BİŞEY YAPMAK  beni mutlu ediyor.
çünkü bana ait ve kimsede yok.

19 Şubat 2013 Salı

BU DA ARKADAŞIM için

bu blogu yaptığımdan beri  arkadaşım ile çatışma halindeydik. o da biraz önce geldi ve ne yaptığımız sorduğumda malum işler peşinde idi. (bloglarası uçuş)  ....bilgisayarında problem olduğu için bloguma bakamıyor. bende ona itafen bu postu yayınlyorum.herekşlere iyi akşamlar

17 Şubat 2013 Pazar

köfte ortası yumurta.....

nerden aldım bu fikri bilmiyorum ama gördüğüm şeyleri bana uygunsa hemen denemek isterim.
eee bende de iki dünya tatlısı var.
bu tür farklı ve besleyici yemekler uygun.
  içi nasıl istiyorsanız. 
tabi ben çocuklar için yaptım bunu.
içine havuç, patates, kaşar ve diğer köfte malzemeleri koyup hamburger köftesi gibi yapıp önce bir tarafını pişiriyorsunuz ikinci tarafa cevirmeden bir çay bardağı ile ortasını delip yumurtayı hoop içine...
sonra tabaklarda servis olabilir ki ben öyle yaptım.
hamburger ekmeğinin arasına olabilir.
rejim yapanlar için içine rejimlik malzemeler olup salata yanına olabilir....

meslek usulü dizayn

memurum. işim evrak işi ve evraklarda ne kadar düzenli , dosyalama işin ne kadar iyi olursa gelecekte geçmişten yararlanman o kadar iyi olur.
bloglardan habersiz olduğum dönemlerde  tek düzeliği sevmem, başka alternatif bulamadığım için ve dolap içinde birbirinden farklı şişeleri görmemek için yapmıştım.
iki kat boya, iki kat vernik, 
tüm bunlar bittikten sonra içine koyduklarım belli olmuyordu. işimin vermiş olduğu fikir ile üzerine içine ne koyduğumu bilmek için etiketler yaptım.benlik bişey benim  hoşuma gidiyor.

SİZCE NASIL ...............................
YANIT İÇİN NE YAPMAK GEREKİYOR BİLİYOSUNUZ?

14 Şubat 2013 Perşembe

anneanne=ebe

YAŞLILIK ZOR İŞTE
bizim ege bölgesinde eskiden kalma dil alışkanlığımız var babaanneye anneanneye ebe deriz.bilenler bilir.işte ebem rahatsızlanmış.yanına gittim bugün hasta ziyareti. daımın işinden dolayı azıcık yanında durdum ama ilk defa ebemle yalnız kaldımıştım.konuştu baya  güzel güzel. hep aklında ölen dayım vardı. akc. kanserinden vefat etmişti. onun ölümünden önce ilk ölen çocuklarını görmüş rüyasında. onun tahminince dayımı almaya gelmişlerdi. durup durup aynı seyi söyledi. bir anne için evlat acısı .......
üzüldüm ebemi görünce ya...herşey aklıma geldi. hayattan neler beklediğimiz, en küçük şeyde yakınımız kırdığımızı, en basitinden bugün sevgililer günü yok sen ban bunu aldın almadın vs... birçok gereksiz laf kalabalığı gereksiz düşünceler.

13 Şubat 2013 Çarşamba

KIZIMIN İLK KİTABI.......

 
           gecen hafta izinli idim hem şu başıma bela aldığım (aöf)  çalışıp,  hemde kızımla vakit geçirmek istiyordum.dilediğim gibi oldu.sabahın olduğunu biliyordum ama tatil ya biraz keyif yapmak ta isitordum......8 yaşındaki kızım bana kahvaltı hazırlamış ve öperek kaldırdı.çok mutlu oldum ..genelde kahvaltıyı hazırlayıp hadi diyen ben kahvaltıya çağrılıyordum....kızım canım benim büyümüş mü ne....
          alışverişe gittik girmeden önce  çok güzel hava vardı , ama dışarı çıktığımızda yağmur değil dolu yağıyordu. Allahtan evimiz yakındı koşa koşa gittik. ama güle güle çünkü ilk defa kızımla böyle vakit geçiriyordum.   paçalarımızdan sular akıyordu.bacaklarımız soğuktan acıyordu. ama biz hala gülüp evde sıcacık süt içmenin hayalini kuruyorduk.....
        evde durunca insanınn bazen canı sıkılmıyor değil.kızım odasına girdiği zaman sanki orası onun dünyası gibi bazen çıkmak bilniyor.  yine öyle bir zamanlarda biri ve kızım kendi çapında kitap yazmıştı.(fotosunu sonra paylaşacağım) şimdi içeriğini yazayım......

OKULA DÖNMEK
Ayşe gil artık yarı yıl tatilini bitirmiş. Bir gün önce 2. dönem için herşeyi hazırlamış ve yarın olmuş. Sınıf annesi Nursel hanım börekler, pohaçalar, meyve suları getirmiş.Ayşe Nursel hanımın kendisine tabağını getirmesini beklemiş. Artık herkes evlerine gitmiş. Aşe eve girer girmez ayaklarını ellerini yıkarmış. Ödevlerini yapmış.Kitap okumuş ve emeğe oturmuş. Ayşe bu günün kendisine çok değrli olduğunu anlamış.   

12 Şubat 2013 Salı

ömür boyu aşk...

yeni bir kitaba başlıyorum inşallah bitiririm.ilk okuduğumda etkilendim paylaşmak istedim..

 

Aşkınızı hiçbir dert engellemesin


Evlisiniz. Belki hiçbir şey renkli hayalleriniz gibi olmadı. Başlangıçta el ele tutuşup yürüdüğünüz pamuk döşeli yollarda çakıllar ve dikenler olduğunu fark ettiniz. Ayaklarınız kanıyor, yüreğiniz yanıyor, kim bilir.
Sanki bir rüyadan uyanmış gibi sersem mi hissediyorsunuz kendinizi? “Gök yüzünün başka rengi de varmış/ Geç fark et-tim taşın sert olduğunu” mu diyorsunuz?
Elinizdeki mendili niçin gizliyorsunuz? Gözleriniz neden kızarmış ve nemli? Siz, ağlıyorsunuz.
Oysa hepimiz dertsiz ve sıkıntısız geliriz dünyaya. Eğer bir problemimiz varsa bile habersizizdir en azından. Ağlayan ve üzülen hep anne babamızdır. Bize yeyip içmek, gülmek oyna-mak kalır çocukluğumuz boyunca.
Aylar yıllar geçtikçe dünyanın çehresi değişir. Çocukluğun ilk yıllarında çocukca ve ufak ufak sıkıntılar yaşamaya başlarsınız. Büyüdükçe dertler de büyür.
Bin bir ümitle bir okula girersiniz. Eğitim dev bir sorun olur çıkar karşınıza. Toz pembe hayallerle bir yuva kurarsınız. Kim bilir, çoğu kez gök kubbe başınıza yıkılır, kederden feryat eder-siniz. Mutlu bir gelecek için bir işe girişirsiniz. Refah dolu gün-ler bir serap olur, “hiç” peşinde koşarsınız yıllarca. Takat getirilmez borçlar ve ekonomik çıkmazlar altında inim inim inlersi-niz.
Çocuksunuzdur. Anne ve babanızın sizi anlamadığından yakınırsınız. Anne babasınızdır. Yeteri kadar saygı ve anlayış görmediğinize yanarsınız. Gençsinizdir. Sosyal ve psikolojik problemler çepeçevre kuşatmıştır bütün benliğinizi. Belki bir sevda-ya tutulmuşsunuzdur. Geceniz ve gündüzünüz zindandır.
Bir ev geçindiriyorsunuzdur. Geliriniz sabittir, ama gideriniz sürekli artar. Neyi nereden kısacağınızı bilemezsiniz. Bazen şairin dediği gibi, "Derdim öyle büyük ki.../Hayat öyle bir yük ki..." deyip, yaşamaktan ziyade ölmeyi arzularsınız. Haklısınız, ölmek kolaydır; zor olan yaşamaktır ve siz bu zoru başarmak zorundasınız.
Genç kızsınızdır, genç erkeksinizdir, belki de yeni evlisiniz-dir. Her geçen gün toz pembe hayallerinizin uçtuğunu, etrafa simsiyah bir sis bulutunun çöktüğünü görürsünüz.
Kimileri derdini anlatır size. Bir an kendinizle mukayese e-der, "Senin derdin dert midir, benim derdin yanında?" dersi-niz.
Doğrudur. Ateş düştüğü yeri yakar. Hiç kimsenin derdi küçümsenmeye gelmez. Her ne kadar "Beterin beteri varsa ve herkesin hâline şükretmesi gerekirse" de, herkes kendi derdine odaklanmıştır. Zaten insanlar hangi şeye bakıyorsa, diğerlerine kördür bir bakıma.
Kimi zaman kendiniz, belki eşiniz, çocuğunuz, anneniz veya babanız amansız bir hastalıkla pençeleşmektedir. Kâh paranız olur, çare bulunmaz; kâh çaresi vardır, imkânınız olmaz.
Bazen de hepsi birden gelir dertlerin. Hastalık, geçim sıkıntı-sı, iş problemi, iç dünyamızdaki fırtınalar bir anda sökün eder. Belki de böyle günler için, "Dert dert üstüne gelmezse ben o derde dert demem" demiş atalarımız.
Öyle aylar yıllar yaşarsınız ki, siz dertlerin üstüne çıkıp hedefinize doğru koşmanız gerekirken, dertler sizi esir alır. Gülmeyi unutursunuz. "Nasılsınız?" diyen dostlarınıza, tebessüm ederek "İyiyim" dersiniz. Oysa iyi değilsiniz, kan ağlıyorsunuz. Evet, Yaratana şikâyetiniz yok, ama mutsuzsunuz.
Bir yerlerde bir şeyler eksiktir çünkü. Tıpkı bazı şeylerin fazla olduğu gibi.

Davetsiz dertlerin hiç gitmeyen misafirleriniz olması yetmiyormuş gibi, bir de ulaşmayı istediğiniz idealleriniz, ümitleri-niz, hayattan beklentileriniz vardır. Derdin verdiği acı ve ıztıraptan ideallerinizi düşünemez hâle gelirsiniz.
Hani mutlu bir gelecek istiyordunuz. Hani mesut bir yuva kuracaktınız. Hani iyi bir eğitim görmeyi plânlamıştınız. Hani çok kazanacaktınız, ev, araba alacaktınız. Hani neler neler yapmayı arzu ediyordunuz.
Hayır! Onlar size çok uzakta artık. "Her türlü zevkten vazgeç-tim, acılarım dinsin yeter" demeye başlarsınız.
Acınızı yalnız çekersiniz. Can dostu sandığınız, derdinizi lüt-fen dinler. Zaten çoğu kimseye derdinizi açamazsınız bile. Açtıklarınız da fazla oralı olmaz. Çünkü, pek az kimse kötü gün dostudur. İnsanlar genelde güçlünün ve mutlunun yanındadır.
Bunlar; bir isyan, bir şikâyet ve bir ümitsizlik tablosu değildir. Bir tesbit ve çare arayışıdır. Ve maksadımız, tabiî ki bir dizi çö-züm önerileri sunmaktır.
Farklı kimselerden çok farklı dertler işittim. Başı arşa değme kabiliyetinde olan dağ gibi yeteneklerin yollarını bir kaya parçasının kapattığını gördüm. Deryayı yutacak insanların bir dereyi aşmakta zorlandığına şahit oldum. Sorunlar anaforunda bocalayan nice gencin ağladığını duydum. Övünerek andığımız aile yapımızın geçimsizlik problemiyle çatırdadığını biliyorum.
Derdini yalnız çeken nice insanın gözyaşına ortak olmak istiyorum. Derdi verene değil, çözümsüzlüğe isyan ediyorum. Aşılamayacak bir engel, çözülemeyecek bir problem tanımıyorum. Her derdin devası, her borcun edası, her hastalığın şifası vardır diyorum.
Bu tesbitler ışığında başta ailevî geçimsizlikler olmak üzere önemli sorunlara ve çözüm önerilerine odaklanacağız.
Biz insanız. Sevinçleriniz sizin olsun. Ama, dertlerimizi paylaşarak azaltacağız. Hatta çözerek yok edeceğiz. Hiçbir şey çözümsüz değildir. Ağlamak yerine, derdin çaresinde yoğunlaşacağız. "Hiçbir dert yoktur ki, devası yaratılmamış olsun" demi-yor mu Sevgili Peygamberimiz (a.s.m.)?
İnanıyorsanız, güçlüsünüz. Aşkınızı ve sevdanızı, hiçbir dert engellemesin.
İsterseniz, başarırsınız. Coşkunuzu ve mutluluğunuzu, hiçbir sıkıntı gölgelemesin.
Sizin, ailenizin ve çevrenizdekilerin sorunlarını çözmek sanıldığı kadar zor değil.
Sizi ve eşinizi, yolları sevgi çiçekleriyle süslenmiş “aşk sara-yı”na doğru koşmaya çağırıyorum. Göz kamaştırıcı renk cümbüşü size arkadaşlık edecek. Bu uzun yolda koşarken biraz zah-met çekeceksiniz, yorulacaksınız belki.
Ama, sevgiyi ve aşkı yeniden keşfedeceksiniz.

 CEMİL TOKPINAR

ANNELİK BU İŞTE...

ara ara yaptıkları geliyor aklıma çocuklarımın. bizi taklit edişleri...söyledikleri.....çalışan anne olmak gercekten zor iş.
oğlum teşekkür etmeyi öğrenmiş (onun dili ile tekeşür etmeyi), kızım ilk defa dün  bir tarih olacak niteliktekti hareketi yaptı. Ben hiçbir şey demedim.derslerini yaptı, okuldan gelip üzerini değiştirdi.odasını topladı.bunlar benim için çok farklı şeyler çünkü bu yapılanlar en az 10 defadan sonra yapılan işler olduğu için,dün gercekten cok mutlu oldum..... kızım büyüyormu ne... 

11 Şubat 2013 Pazartesi

2 TANE TIK TIK VAR (durme ve ballerina)


1.ÇEKİLİŞ
tam benlik bi şey bu ya....
sabah gelip baktığımda  acemi gelinden çekiliş duydum çok güzel bir blog olan durmeninmiş. yemek adına herşey bulunabilecek bir konaklama alanı.....
belki banada çıkar umudu ile TIK TIK   yaptım .Şimdi de siznle paylaşıyorum.Mutlı günler sizin olsun efenim BYE...

2.ÇEKİLİŞ

BUDA YENİ TANIDIĞIM BALLERİNA İSİMLİ BLOG GÜZEL VE HIZLI BÜYÜYEN BİR BLOG
ÇEKİLİŞ LER DE GÜZE L.HERKEŞLERE BOL ŞANS

bugün hava oğlum gibi idi


sabah hava soğuktu....
öğle karlı idi
ikindi güneşli idi......
akşam........???

bu resim gibi idi bugün hava....aynı benim oğlum gibi.   ağlarken gülen gülerken ağlayan...ağlarken gözleri elinin dışı ile silip gülmeye çalışan....gercekten cok farklı ve güzel hava ...

TIK TIKÇILAR BURAYA... ÇEKİLİŞ VAR


öylesine geziniyordum acemi gelinin postlarına bakarken bu çekilişi gördüm ve paylaşmak istedim .
bana cıkmaz  ama benim vesile olduğum insanlara çıkar İNŞALLAH....haydi ... çekilişe

10 Şubat 2013 Pazar

MİM İLE GELDİM İŞTE......

Geçen hafta izinliydim.evde de çok fazla müsait olmadığım için ne bloguma girdim nede int. doğru düzgün baktım. bugün işe başladım işlerden fırsat bulunca baktımki mimlenmişim.Sevgili terzi esma tarafından bende hemen cevaplamak istedim.Benimde mimleyeceklerim olur umudu ile. İşimi ve blogumu çok özledim.
TERZİ ESMA nın blogununda da çok faydalı işler var.
bakılması gereken faydalı bir blog.
1. Şimdiye kadar gezdiğiniz yerler içinde en çok nereyi ve nesini beğendiniz?
AMASYA -KRAL MEZARLIĞI
2. Hobiniz ile ilgili bir püf noktası paylaşırmısınız bizimle?
FAZLA BİLGİM OLMADIĞI İÇİN PÜF NOKTALARIM YOK DAHA
3. En memnun kaldığınız makyaj malzemeniz nedir?
MAKYAJ YAPMIYORUM
4. En beğendiğiniz film ve konusu nedir?
HAYALET .KONUSU AŞK
5. Sizce okuduğunuz en güzel kitap hangisiydi?
KURAN-I KERİM
6. Şu an ne olsa sizi çok mutlu ederdi?
AÖF SINAVLARINDAN GECMİŞ OLMAK
7. Seni en sinirlendiren şey nedir?
SÖZÜMÜN DİNLENMEMESİ
8. Bugünlerde favori kıyafet kombininiz nedir?
PANTOLON-UZUNTUNİK-
9. Sevdiğin işi mi yapıyorsun? Hayır ise ne yapmak isterdin?
EVET
10. Bu aralar en çok dinlediğiniz şarkı nedir?
ÇOK FAZLA FIRSATIM OLMUYOR ŞARKI DİNLEMEYE AMA TÜRKÜLERİ SEVERİM
11. Ayrılmaz parçan?
TELEFON

1 Şubat 2013 Cuma

izine çıkacağım neleri özleyeceğim...

gelecek hafta izinliyim. şu başıma dert aldığım derslerimi çalışacağım.birazda kızımla vakit geçireceğim..
bununla birlikte evde olmanında tadını çıkaracağım...
işe geldiğimde çay içmeyi özleyeceğim....
iş arkadaşıma kıııızzz ......demeyi özeleyeceğim
yan oda arkadaşım ve blogdaşımla (bak ben ne yapacağım, buna bak  şuna bak) demeyi özleyeceğim...
öğle arası çarsılara çıkışları özleyeceğim.....

TURUNCU AYICIK..

boyundan başlamalı
haroşa kol ve etek ucu saçörgüsü
çok tatlı bi şey.....