23 Ocak 2013 Çarşamba

mevlid kandiliniz mübarek olsun


Avuçlarin açildigi, gözlerin yasardigi, ilahi esintilerin kalpleri oksadigi anin bir asra bedel oldugu bu gece dualarda birlesmek dilegiyle kandilinizi mübarek olsun.




22 Ocak 2013 Salı

-'Doktor bey'e sÖyleyin, dedi. Azrail, O'nun sÖylediğinden de güzelmiş!

ÇOK GÜZEL BİR HİKAYE BEYAZ MELEK BLOGUNDA OKUMUŞTUM. ÇOK ETKİLENDİM
PAYLAŞMAK İSTEDİM.

Kanser hastanesinde başhekimken Serap adında genç bir hanım hastam vardı.Bu hastam gÖğüs kanserine yakalanmış ve tedavi için yurt dışına gitmek istemesine rağmen, bazı formaliteler sebebiyle o imkanı bulamamıştı. Serap'ı Özel bir ilgiyle bizzat ben tedavi altına aldım. Ve kısa bir süre sonra da iyileştiğini gÖrdüm. Ancak Serap'ın da bütün diğer kanserliler gibi ilk 5 yıllık süreyi çok dikkatli geçirmesi gerekiyordu. Bir iş kadını olan Serap, 4 yıl kadar sonra 1 ihale için İzmir'e gitmek istedi.

Kış aylarında olduğumuz için uçakla gitmesi şartıyla kabul ettim.

Maalesef bilet bulamamış ve benden habersiz bindiği otobüsün kaza geçirmesi üzerine 6 saat kadar mahsur kalmış. DÖnüşünden kısa 1 süre sonra kanser, kemik ve akciğerine yayıldı. Serap bacak kemiklerindeki metastaz nedeniyle yürüyemez hale gelirken, hastalığın akciğerdeki tezahürü sebebiyle de devamlı olarak oksijen cihazı kullanıyor ve sÖylediği her kelimeden sonra ağzını o cihaza yapıştırarak nefes almak zorunda kalıyordu. Evine gittiğim gün, yine güçlükle konuşarak:

-'Doktor bey,' dedi. 'Ben size...dargınım.' 'Niçin? ' diye sordum.

-'Siz...dindar bir insanmışsınız. Niçin bana da, Allah 'ı, Ölümü, ahireti anlatmıyorsunuz? '

Dini inançlarının çok zayıf olduğunu bildiğim için bu teklifi karşısında oldukça şaşırdım. O'nu üzmemeye çalışarak:

-'Doktora ulaşmak kolaydır' dedim. 'Parayı bastırdın mı istediğine tedavi olursun. Ancak iman tedavisi için gÖnülden istek duymalısın...' Konuşmaya mecali olmadığından 'Ben o isteği duyuyorum' manasında başını salladı. Artık ümitsiz bir tıbbi tedavinin yanı sıra, ebedi hayatın ve saadetin reçetesi olan iman derslerimiz başlamış ve dersler 'hızlandırılmalı Öğretime' dÖnmüştü. Anlattığım iman hakikatlarını bütün ruhuyla meczediyor ve arada bir soru soruyordu.Vefatına bir hafta kala:

-'Doktor bey,' dedi. 'Ben Ölürken ne sÖylemeliyim? '

-'Senin durumun çok Özel' dedim. 'Kelime-i Şehadet sana uzun gelir. O anı farkedince 'Muhammed' (s.a.v) sana yeter.'

O, haliyle tebessüm ederek yine başını salladı. Çok ıstırabı olduğu için Serap'a sürekli morfin yapıyor ve O'nu uyutmaya çalışıyorduk. Ben, bir iş seyahati sebebiyle bir müddet ziyaretine gidemedim. DÖnüşümde annesi telefon ederek:

-'Serap, bir haftadır morfin yaptırmıyor.' Dedi. 'Sabahlara kadar inliyor ve çok ıstırap çekiyor. Hemen eve gittim ve iğne yaptırmamasının sebebini sordum. Aldığım cevabı hala unutamıyor ve hatırladıkça ürperiyorum.

'Ya morfinin tesiriyle Ölüme uykuda yakalanır ve son nefeste 'Muhammed' diyemezsem? . İşte Serap, bÖyle bir hanımdı. Bu arada benden istihareye yatmamı ve eğer bir kaç gün daha Ömrü varsa, son günü uyanık kalacak şekilde morfin yaptırılmasını rica etti. Ben hiç adetim olmadığı halde cuma gününe rastlayan o gece istihareye yattım ve Serap'ın acizliği hürmetine…Allahın izni ile salı gününe kadar yaşayacağına dair işaret sezdim.

Ertesi gün O'na: -'Hiç korkma! ' dedim. ' Allahın izni ile İğneyi vurdurabilirsin. Ve Serap bir veda niteliği taşıyan bu gÖrüşmemizde son sorusunu da sordu:

-'Doktor bey...Azrail bana nasıl gÖrünecek? '

-'Kızım,' dedim. 'O bir melek değil mi? Hiç merak etme, sana yakışıklı bir prens gibi gelecektir.'

Salı günü Serap'ın ağırlaştığı haberini alınca hemen eve gittim.Ancak vefatına yetişememiştim. Ailesi tam manasıyla perişandı. Sadece kendisine uzun müddet bakan dindar bir hanım akrabası ayaktaydı ve beni gÖrünce yanıma gelerek:

-'Doktor bey, biliyor musunuz, bu evde biraz Önce bir mucizevi bir olay yaşandı! ' dedi ve devam etti:

-Serap, bir saat kadar Önce oksijen cihazını attı ve 'yataktan kalkması imkansız' denmesine rağmen kalkarak abdest aldı, iki rekat namaz kıldı.Bütün ev halkı hayretten donup kaldık. Ve kelime-i Şehadet getirerek vefat etmeden biraz Önce de:

-'Doktor bey'e sÖyleyin, dedi. Azrail, O'nun sÖylediğinden de güzelmiş! ...
Onk. Dr. Haluk Nurbaki

tık tıkçılar buraya

nurun penceresinde çekiliş var. tık tık  10 şubata kadar

YİNE Bİ TIK TIK


ÇEKİLİŞ İÇİN TIK TIK   HAYDİ ........FATMANIN HOBİLERİ  SON GÜN 31 OCAK

BASİT, ŞIK, SICACIK..


BU ZAMANA KADAR HİÇ ATKIM OLMADI . KABA GİBİ GELİYORDU  BANA.
AMA BONUMUDA ISITACAK HAFİF, ŞIK, BASİT Bİ ŞEY LAZIMDI İŞTE BU BOYUNLUK TÜM BUNLARA UYGUNDU.
BİRAZ İNTERNETTEN ARALANDIM
RESİMLERİNE BAKARAK BİRAZ KENDİMKEN DERKEN BU ORTAYA ÇIKTI BUNU ELDİVENLERİDE VAR AMA ONU ÇEKEMEDİM DAHA

YAPIM AŞAMASI:
 TEL İLE BAŞLADIM. 8 PİRİNÇ , 4 TERS, 12 DÜZ,4TERS  8 PİRİNÇ BU ŞEKİLDE DEVAM EDİP 12 DÜZLERDE 4 - 4 AYIRIP İKİ TANE SAÇ ÖRGÜSÜ YAPTIM. BİTTİĞİ YERE 2 TANE DÜĞME DELİĞİ AÇTIM. İKİ PARMAK KADAR ÖRDÜM. BİTTİĞİNDE  BİR İPİN BİTMESİNE AZ BİŞEY KALMIŞTI. KALAN İLE ELDİVEN ÖRDÜM. İKİ TANE DÜĞME ALIP  DİKTİM. KENARLARI KALKTI GİBİ OLDU BENDE ORALARI BİRİĞNE AZ BİR İPLE SABİTLEDİM.


21 Ocak 2013 Pazartesi

FATURALIK......SİZCE.....NE OLABİLİR

YİNE İLKLERİMDEN BİRİ ZORLANDIM AMA FENA OLMADI


AVİZE NİYETİ İLE YAPTIM AMA ONU DA YAPMADIM.
BENDE ÜZERİNE SÜSLER YAPIP. KAPI KENARINA , GELEN FATURALARI KOYMAKİÇİN BU ŞEKİLDE BİŞEYLER YAPMAYA ÇALIŞTIM.


YAPIM AŞAMASI:

TOPU İSTENİLEN BÜYÜKLÜĞE GÖRE ŞİŞİRİYORUZ. SONRA  BİR KABIN  İÇİNE TUTKAL KOYUYORUZ.İPİ İÇİNE ATIYORUZ VE TUTKALLA KARIŞTIRIYORUZ.  BEN SARI VE BEYAZ YAPTIM TEK RENKTE OLABİLİR.BALONUN ŞİŞİRİLEN AĞIZ KISMI HAFİF AÇIKTA KALACAK ŞEKİLDE İPLERİ BALONUN ETRAFINA SARIYORUZ. 3-4 GÜNDE ANCA KURUYOR. ALT ÜST EDİP ALT KISIMLARINDA KURUMASINI BEKLEMEK LAZIM. BALONU HAFİF HAFİF  SÖNDÜRÜYORUZ.EĞER BÜZÜLÜRSE TEKRAR ŞİŞİRİP BEKLEMEYE DEVAM EDECEİZ.BİTİNCE İSTENİLEN ŞEKİLDE KESİLEBİLİR.
YAKINDA  BU ŞEKİDE BİR SÜS  FİKRİM VAR ONDA YAPIM AŞAMASINDAKİ FOTOLARIDA KOYARIM İNŞALLAH.....
ANLATABİLDİYSEM  NE MUTLU BANA

KARANFİL KOKUSU

MERHABA BAYANLAR GECENDE ŞUNU FARKETTİM.ELEKTRİK SAÜPÜRGESİNİN TORBASINI DEĞİŞTİRDİĞİM İLK GÜNLERDE İÇİNE BÜYÜK BİR İHTİMAL PASTALARDAN DÖKÜLEN HİNDİSTAN CEVİZİNİ ÇEKMİŞİM .HER SÜPÜRGE YAPIŞIMDA EVİN İÇİ HİNDİSTAN CEVİZİ KOKUYOR. BUNU KARANFİL İLE YAPTIĞINIZDA FENA OLMUYOR. PAYLAŞAYIM DEDİM.

18 Ocak 2013 Cuma

OĞLUMUN ŞAPKISI

KIZIMDA OLDUĞU GİBİ OĞLUMDA ŞAPKA TAKMIYORDU.
ÖNCE NORMAL ŞAPKA İDİ
SONRA ATKI LAZIM DI
BİR PARÇA ÖRÜP ŞAPKANIN KENARINA DİKTİM. BİR AKŞAM  İŞTEN GELİNCE YAPILAN OĞLUMUN ŞAPKISINI SİZİNLE PALAŞMAK İSTEDİM.

İŞTE BENİM MAVİM

İŞTE BU BENİM MAVİM.
KREŞTEN GELİNCE CEKET ÇIKARMA YARIŞMASINA GİRİYORUZ. NEDENSE HEP O BİRİNCİ OLUYOR.
KZIIM VE OĞLUM BENİ BAZEN SİNİR ETSELER DE BEN ONLARI ÇOK SEVİYORUM.
BÜTÜN ANNELER GİBİ


saat 16:00

saat 16:00 çıkışımıza yarım saat kaldı.telefonlar, yazışmalar, işler derken son yarım saat kaldı.  artık eve odaklanma vakti geldi. dünden yapılan yemeğin yanına ne yapılır,   bir  an sabah  evden çıkarkenki evin  durumu  gözümün önünde hangi iş kalmıştı. İşe nerden devam edilir .Yarın cumartesi yehuu tatil  ama yarın işlerin birikmemesi ve gezmek için  zamanın olması için bugünden,  komşulara rahatsızlık vermeden hangi işler yapılacak onları düşünüyorum.ASLINDA İŞTE ÇALIŞMAK ve EVDE KALMANIN SIKINTILI bazende güzel yönleri var. evdeyken işimi işteyken evimi özlüyorum desm yalan olmaz hani.
HERKESE İYİ GÜNLER