3 Temmuz 2013 Çarşamba

büyük anneane çiçeği

merhaba ziyarete büyük anneanelere gitmiştik.
ilk defa beyaz bir meekşe görmüştüm. çok hoşuma gitti tabi. nasılmış çok güzelmiş derken al senin olsun kızım dedi. yaprakları 1 ay falan yerde idi şimdi yavaş yavaş ayağa kalkıyor artık.beyaz çiçeklerini vereceğini günü sabırsızlıkla bekliyorum
BYE

2 Temmuz 2013 Salı

çocukluk ne güzel şey

köden esintiler ile başlayayım biraz.
çocuklar hep köye gimek isityorlar çünkü dur araba geldi, yok seni kaçırırlar uzaklara gitme , yanımızdan ayrılma, onu yapma bunu yapma diyen yok. çocuğunun günün sıkıntılı zamanından kalan belkide hafta bir gittiği yer park yada büyük alışveriş merkezlerinin  içinde 200-250 metrekarelik oyun alanı var.
 onuda ağız tadıyla oynayamıyor zaten.
ama köy öylemi her taraf oyuncak, her taraf bedava oyun alanı hele bir de kafa dengi arkadaş olursa ooo yemek, içmek yatmak  ikinci plana kalıyor.
yukarıda görüldüğü gibi bizimkilerin elinde bir çomak  kırmızılı olan yiğenimin ayağının altında yuvarlak bidon kapağı artık ne oynuyorlarsa bu şekilde bilmiyorum, eğleniyorlar ya tek amaç bu... . 
bir ara evde ne buldularsa  el arabasına koyup biz bunları satacağız dediler iki saat belkide dolaştılar 10 hanelik köyde kimseyide  ikna edememişler. en sonunda çocuk sevindirmenin ne kadar sevap olduğunun farkında olan köy imamı  bizimkilere 2 şer lira veriyor . ama akşama dutumu isterim . yani bizimkiler veresiye mal satıyorlar.  sözünü tuttu ama babamın tarktörüne binip yarım saatlik gezintiden sonra dut ağacının altına park edilen traktörün kasasında dutları toplayıp hocaya borçlarını ödediler. alan ve veren memnun birde kazanclı çıktılar. kızım para olunca ıvır zıvır almaya giderdi kendi parasını kazanınca ben bunu kumbarama atayım en iyisi dedi.
işte bir hafta sonumuzda böyle geçti
BYE

1 Temmuz 2013 Pazartesi

OYULMUŞ KÜTÜK

merhaba
gecenlerde köye gittik. bir şeylerden birşeyler yapma düşüncesi hep alklımda. annemle muhabbet ederken birden annemin bahçesindeki bu kütüğe gözüm ilişti. ANNE  bu ne dedim. bana  önceden EŞEK YALI imiş dedi.
 YAL: eşek, koyun vs. gibi hayvanların yem yada su içtiği kap olarak tabir edebiliriz.ama ben bunun için içine çiçek dikmeyi düşünüyorum nasıl olur dedim  tabi annem bu   bıyık altı güldü...
benim de şevkimi kırmamak için OLUR neden olmasın yaptıktan sonra dedi.
 bende bunları size göstermek istedim. yuvarlak olanını rahmetli amcam oymuş. yaklaşık 50 yıllık vardır. diğeri dikdörtgen olan da aynı şekilde. farlı fikirlerim var bunlara yönelik  ama inşallah yakın zamanda   dubleks evimizide yaparızda bunları değerlendiririz.
BYE


SARI GÜL BEGONYA


uzun zaman göcebe hayatı yaşadım. yerleşik hayata gectikten sonra hevesim olan çiçeklere daldım bu çiçeğimde yol kenarında çiçekçiden aldım. gül begonya  imiş ismi. rengine bayıldım. çiçeklere bakmayı onların büyümesini görmek beni çok ama çok mutlu ediyor.
bugünlük bu çiçeğimi tanıştırdım sırada başka çiçeklerimde var .
 BYE
























20 Haziran 2013 Perşembe

HAYIRLI CUMALAR


Evs İbnu Evs radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cum'a, en hayırlı günlerinizden biridir. Hz. Adem aleyhisselam(ın toprağı) o gün yaratıldı, o gün kabzedildi. (Kıyamette Sûr'a) o gün üflenecek, sayha da o günde olacak. Öyleyse o gün bana salâvatı çok okuyun. Zira salâvatlarınız bana arzedilir!"
Orada bulunanlar:
"Salavatlarımız size nasıl arzedilir? Siz çürümüş olacaksınız!" dediler. Aleyhissalatu vesselam:
"Allah Teala Hazretleri, Arz'a peygamberlerin cesetlerini yemeyi haram kıldı! buyurdular."

 İbnu Ömer radıyallahu anhüma anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm buyurdular ki:
"Cum'a gecesi veya cum'a günü vefat eden hiçbir müslüman yoktur ki, Allah onu kabir fitnesinden korumamış olsun."

Hz. Ebu Hüreyre radıyallahu anh anlatıyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm cum'a gününden bahis açıp dedi ki:
"Onda bir saat vardır; müslüman bir kul namaz kılar olduğu halde, o saate erse, Allah'tan her ne istemişse onu Allah kendisine mutlaka verir." Bunu söylerken (Resulullah) eliyle o vaktin azlığını işaretliyordu."

- Ebu Bürde, babası Ebu Musa el-Eş'ari radıyallahu anh'tan naklediyor: "Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'ın: "Cum'adaki icabet saati imamın minbere oturduğu anla, namazdan çıkması anına kadar geçen vakittir" dediğini işittim."

Hz. Enes radıyallahu anh demiştir ki: "Cuma günü, (duaların kabul edileceği) ümit edilen saati, ikindi namazından sonra güneşin ufuktan kaybolması anına kadar arayın."

17 Haziran 2013 Pazartesi

yaşasınnnnnn açıköğretim 3. sınıf bitti

       çok yoğun bi yıl gecti benim için bu yıl . büyük konuşmuştum  KPSS den sonra  bir daha kitap yüzüünü açmam dedim. ama olmadı. yakın arkadaşlarımın gazına gelip okumaya karar vermiştir.. her sınav döneminde  çok pişman oluyordum  ama neyse  bitti ve yakın arkadaşım evciwomen de bitirdi. çocuklar gibi şeniz. karne hediyesini hakettik. . görüşmek üzere bye

9 Haziran 2013 Pazar

3 GÜNLÜK EVCİL HAYVANIMIZ ŞEKERPARE



okuldan gelen kızımın elinde eski bir su şişesi ve içinde bir kaç yaprak vardı.  eve çok heyecanlı bir girişi vardı . bu ne kızım falan derken anne o benim uğurböceğim, artık bizime birlikte evde yaşayacak.ne diyeceğini bilmeyen ben 3 saniyede ne söyelrsem ne olur (hayır o hayvan bu evden gidecek katı anne, tamam yavrum iyi yapmışsın bizim evde de tek uğur böceği eksikti.....)  anne düşüncesi ile İYİ kalsın ama o şişenin kapağını aç bence ölür yoksa dedim.
ANNEEE diye kötü kötü baktı ZATEN açtım.8 yaşındaki bir çocuğun özgüveni ile düşünün artık. Neyse sevgili uğurböceğimizin adını koyduk. ŞEKERPARE . resmi tatil olmasa idi nüfüsa alcaktık ama olmadı işte. ona yeni bir yer hazırladık kavanozun içinde . içine yemek attık. birazda doğal yaşam alanı olsun diye yaprak tabi.
ama bende korku var ya hayvan ölürse günahına gireceğiz diye.  internetten bakmış bizim şekerparenin 7 noktası varmış ve çok nadir bulunan uğur böceği türü imiş. bu haberide okuyunca dahada bağlandı bizim kız. pazar oldu artık. dedimki annecim bu hayvanı özgülüğüne kavuştuırurmanın vakti geldi artık. ağlamaklı gözlerle ama  o benim meşhur şekerparem....biraz ikna edici sözler ile onun özgürlüğünü alan sensin veren de sen olmak istemez misin .  EVET  dedi mantıklı geldi. evin balkonundan uçurduk. biraz yalpaladı ama 40 yıllık dostunu uğurlayan arkadaş gibi idi  biraz ağlamaklı biraz arakasından baktı....

bizim zamanımızda uğur böceği bulduğumuz zaman çok mutlu olurduk ve onu elimiz alır.
 UÇ UÇ UĞUR BÖCEĞİ ANNEN SANA TERLİK PABUÇ ALACAK derdik.
YA SİZ?

4 Haziran 2013 Salı

GEC BULUP ERKEN KAYBETTİM: DİKİŞ MAKİNAM

yaklaşık 1 yıl önce idi. şu andaki çalışma yerime yeni gelmiştim ve evciwomen ile tanıştım. konular konuyu açarken  bu kadın boyama diyor, dikiş diyor, kutu kaplama diyor...daha çok diyor .....
sonra aman ben yapamam dediğim ama hep içimde  merak olan dikiş ile tanıştırdı beni. kendi çapımda söyle böyle naciyenin desteği, kayınvalidemin dikiş makinası ile dikiş yapmaya başladım. 
eee  evde düzen olması gerekir düşüncesi ile   bim   de ucuz ama etraf tarafından   ( hoş bir dikiş makinası )yorumları ile aldım. hatta naciye ile aldık. biraz diktim ve sorun çıkarttı. ve ben dün gidip istemeye istemeye geri verdim.
daha 1 ay bile olmamıştı. üzülmedim desem yalan olur. dikiş makinası alacağım tabi ama evdeki hesap çarsıya uymadı durumları var bu ara ÇEKİRDEK AİLE İŞLETMEMİZDE
neyse artık yapacağım bi şeyler.

bu arada dikip paylaşamadığım bir bluzum .kumaşını çok hoşuma giderek almıştım.
bebe  yaka yapacaktım ama olmadı şekildeki gibi değiştirdim.umarım beğenirsiniz
mutlu kalın BYE

3 Haziran 2013 Pazartesi

ben geldim.......

uzun  uzun hayli uzun zaman oldu blogumu ihmal edeli. gerek fotolarımı atma aparatımın olmayışı, gerek sınavlar, gerekse  kurumdaki internetimizin akasklığı  nedeniyle uğramadım,  yazamadım, bakamadım, gezinemedim. ama özledim. hep paylaşacağım seyler birikti ama. artık avaş yavaş palaşırım. bekle beni boyalar ,dikişler, hobiler...
hepinize saygı ve selamlar